güç tüketirler ve radyasyon yaymazlar. Ayrıca CRT monitörlerin aksine manyetik
alanlardan etkilenmezler.
LCD monitörlerin en önemli iki dezavantajı vardır.
- Çok pahalıdırlar.
- CRT nonitörler gibi geniş bir görüş açısı sunmazlar.
Gelişen teknoloji ile bu işlemlerin maliyeti düşerse LCD ekranlar tüplü ekranların
yerini alırlar.
Taşınabilir sistemlerdeki ekranların tamamı LCD tabanlıdır. LCD monitörlerde ya
da notebookarda 3 katman bulunur. En altta yansıtıcı v,bir materyal ortada sıvı kristal
bir karışım ve en üstte de yine yansıtıcı bir materyal bulunur. Bu noktadaki sıvının
atasında dolaşan akım kristallerinin aralarından ışık geçemeyecek şekilde
sıralanmasını sağlar. Bu yüzden her kristal bir nevi diyafram mantığı ile ışığı
geçirecek ya da tutacak bir mekanizma vardır.
TFT ( Thin Film Transistör ) ve Aktif Matris LCD Ekran: Bu teknolojide ekrandaki her
piksel bir ile dört adet transistör aracılığı ile yönlendirilir. Aktif matris teknolojisinde
görüntü hücresinin yönetimi panelin kendi üzerine entegre ediliyor. Her bir hücrede
elektronların gerilimini ayarlayan bir ince film transistör bulunuyor. Yerinde yönetim ile
görüntü noktaları arasındaki baskınlık hemen tümüyle ortadan kaldırılıyor. Böylece
panelin tepki verme süresi gözle görülür bir şekilde iyileşiyor. Üst sınıf cihazlar, video
sunumu için bile yeterli olan yaklaşık 35 milisaniyelik görüntü oluşturmak sürelerine
ulaşıyor.
Passive Matrix LCD Ekran: Bu tür ekranlarda yatay ve dikey kablolar kullanılıyordu.
bu yatay ve dikey kabloların kesiştiği yerde tek bir piksel bulunuyor ve ışığın
geçmesine veya kalmasına karar veriyor. Daha ucuz olmasına karşın kısıtlı bir kalite
elde ediliyor. 90'ların ortalarından itibaren nadir kullanılmaya başlanan bu tip ekranlar
son zamanlarda DSTN, CSTN ve HPA teknolojileri ile tekrar geri dönmeye
hazırlanıyor.